Dünyanın önde gelen uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından biri olan Standard & Poor's (S&P), Fransa'nın kredi notu görünümünü negatife çevirdi. Bu kararla birlikte masraflarını kontrol altına almakta zorlanan Fransa'nın ekonomisi üzerindeki tedirginlik artarken, ülkedeki kamu maliyesinin zayıfladığına da dikkat çekildi. S&P, Fransa'nın uzun vadeli kredi notunu "AA-" ve kısa vadeli kredi notunu "A-1+" olarak doğruladı. Ancak görünümdeki bu değişiklik, Fransa'nın mali durumunun değerlendirilmesinde önemli bir uyarı niteliği taşıyor.
Standard & Poor's'un yaptığı açıklamada, Fransa'nın kamu maliyesinin zayıfladığına işaret ediliyor. Uzmanlar, özellikle 2025'ten sonraki mali stratejinin belirsizliğini koruduğunu ve bütçe konsolidasyonu için siyasi destek zayıfladıkça toplumun içindeki dengesizliği artıracağını belirtiyor. Bu durum, ülkenin ekonomi politikalarının etkinliğine ilişkin ciddi endişelere yol açarken, Fransa'nın mali yönetimine de soru işaretleri getirmekte. 2023 yılı için gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) büyüme tahminleri ise yüzde 1’in altında kalabilir ve bu da Fransa’nın ekonomik görünümünü daha da zorlaştırabilir.
Fransa’nın kamu borcunun gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranının azaltılması için, 2001 yılından bu yana elde edemediği olumlu bir bütçe fazlası vermesi gerektiği vurgulanıyor. İlerleyen yıllarda borç krizi yaşanmaması için gerekli mali tedbirlerin alınması aciliyet kazanmış durumda. Ancak, mevcut siyasi iklimin bu reformları desteklemekte zorlandığı gözlemleniyor. Ülkedeki kamu maliyesi üzerindeki baskılar ve reform ihtiyacı, S&P'nin kredi notu görünümünü revize etmesine dolaylı bir sebeptir. Düşük faiz oranlarının sürdüğü bir ortamda, reformlar için gereken siyasi desteğin bulunamaması Fransa'nın kredi notu açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Sonuç olarak, Fransa'nın kredi notunun negatif görünümü, yalnızca ekonomik verilerle değil, aynı zamanda siyasi istikrarsızlık, kamu maliyesinin durumu ve geleceğe dair belirsizliklerle de doğrudan ilgili. Ülke, bu zorlukları aşmak adına acil adımlar atmazsa, uluslararası yatırımcılara olan güveni sarsılabilir ve mali istikrarı tehlikeye atabilir. Fransa'nın uluslararası ekonomik arenada nasıl bir yol haritası çizeceği, hem kendi vatandaşları hem de dünya ekonomisi açısından büyük bir merak konusu olmaya devam ediyor.