Hakkari, doğal güzellikleri ve etkileyici dağ manzaralarıyla bilinen bir bölge olmasının yanında, son günlerde ticari ve sosyal yapısı ile adından sıkça söz ettiriyor. Ancak, yapılan son araştırmalar ve yerel halkın yaşadığı olaylar, bölgenin sadece doğal güzelliklerini değil, aynı zamanda içindeki korkutucu gerçeği de gün yüzüne çıkardı. Yılan korkusu nedeniyle yaşanan düşükler, sağlık profesyonelleri ve psikologlar tarafından incelenen bir durum haline geldi ve bu durum bölge halkının psikolojik sağlığını etkiliyor. Özellikle son zamanlarda üç kez düşük yapan kadınların yaşadığı bu travma, Hakkari’de bir kabus haline dönüştü.
Hakkari’de yaşayanların neredeyse tamamı, aktif bir şekilde yılan korkusunu deneyimlemekte. Özellikle yaz aylarında doğada geçirilen zamanın artmasıyla, yılanlarla karşılaşmak daha sık hale geldi. Bu durum, kadınların ruhsal sağlığında ciddi sorunlara yol açtı. Araştırmalara göre, yılan korkusu yaşayan kadınlar, kaygı düzeylerinin artmasıyla birlikte düşük yapma riski ile karşı karşıya kalıyor. Bu korku, sadece bireylerle sınırlı kalmayıp, ailelerin genel yapısını da olumsuz etkiliyor. Kadınlar, yılanların bulunduğu bölgelerden uzaklaşmakta ve sosyal hayatlarını kısıtlamaktadır. Haliyle bu durum, aile içi ilişkileri de zedeler durumda.
Sağlık uzmanları, Hakkari’deki bu yılan korkusunun ciddiyetini vurgulayarak, bu konuda alınması gereken önlemler üzerinde duruyor. Uzmanlar, korkunun üstesinden gelmek için çeşitli psikolojik destek yöntemleri öneriyor. Ayrıca, yerel yönetimin bu konuda farkındalık yaratıcı eğitim programları düzenlemesi gerektiğinin altını çiziyorlar. Korkunun aşılması için insanların doğayla yeniden ilişki kurması ve bu tür durumlarla başa çıkabilme yeteneklerinin geliştirilmesi gerekiyor. Yılan korkusunun tedavisi üzerinde çalışan uzmanlar, doğa ile barışık bir yaşam sürdürmenin, zararlılardan korunmanın en etkili yolu olduğunu vurguluyorlar.
Sonuç olarak, Hakkari’de yaşanan bu yılan korkusu olayı, bölgenin sadece doğal güzelliklerini değil, psikolojik sorunlarını da gözler önüne seriyor. Yerel halkın yaşadığı bu travmanın aşılması için destekleyici sistemlerin kurulması ve farkındalık yaratmanın önemi her zamankinden daha fazla. Yılan korkusu nedeniyle önümüzdeki dönemlerde bu tür durumların daha sık yaşanmaması adına toplumun bilinçlendirilmesi ve psikolojik destek mekanizmalarının devreye sokulması gerekiyor.